Sebepsiz Zenginleşme Nedir?
Haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının malvarlığından veya emeğinden yarar sağlamak sebepsiz zenginleşme olarak ifade edilebilir. Haklı bir nedeni olmadığı halde örneğin bir ticari ilişki veya alacak ve benzeri bir ilişki olmadığı halde bir başkasına ait maldan veya bir başkasının emeğinden zenginleşen, kural olarak bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür. Bu yükümlülük, özellikle zenginleşmenin geçerli olmayan veya gerçekleşmemiş ya da sona ermiş bir sebebe dayanması durumunda doğmuş olur. Örneğin taraflar arasında yapılan bir sözleşmenin daha sonra hükümsüz hale gelmesi yada sözleşmenin kamu düzenine, genel ahlaka ve adaba aykırılık dolayısı ile mahkemece hükümsüz kılınması gibi durumlarda tarafların birbirlerine bu sözleşme uyarınca vermiş oldukları şeyler, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iade edilir.Sebepsiz Zenginleşme Dayalı İade Borcunun Kapsamı Nedir?
Sebepsiz zenginleşen, zenginleşmenin geri istenmesi sırasında elinden çıkmış olduğunu ispat ettiği kısmın dışında kalanı kural olarak geri vermekle yükümlüdür. Zenginleşen, zenginleşmeyi iyi niyetli olmaksızın elden çıkarmışsa veya elden çıkarırken ileride geri vermek zorunda kalabileceğini hesaba katması gerekiyorsa, zenginleşmenin tamamını geri vermekle yükümlüdür. Bu anlamda sebepsiz zenginleşen kişinin iyi niyeti, malın elden çıkarılması anına dek devam etmelidir.Sebepsiz Zenginleşmeden Doğan Giderleri İsteme Hakkı Nedir?
Zenginleşen iyi niyetli ise, yaptığı zorunlu ve yararlı giderleri, geri verme isteminde bulunandan isteyebilir. Zorunlu giderlere örnek olarak bir otomobilin motorunun bozulması halinde tamir edilmesi veya tamiri mümkün değilse motorun değiştirilmesi zorunlu bir giderdir. İşbu halde sebepsiz zenginleşen, zenginleşmeye konu otomobilin motorunu değiştirmiş veya tamir etmiş ise bununla ilgili yapmış olduğu masraflar zorunlu gider niteliğinde olduğundan talep etmesi mümkündür. Zenginleşen iyi niyetli değilse, zorunlu giderlerinin ve yararlı giderlerinden sadece geri verme zamanında mevcut olan değer artışının ödenmesini isteyebilir. Örneğin sebepsiz zenginleşme, taraflar arasında yapılan bir sözleşmenin geçersiz addedilmesi sebebi ile söz konusu olmuş ise ve zenginleşen de esasen böyle bir sözleşmenin geçersiz olacağını bildiği halde karşı tarafı uyarmaksızın veya zarara sokmak maksadı ile hareket etmiş ise bu halde zenginleşenin iyi niyetli olmadığı ve dolayısıyla sadece zorunlu ve yararlı giderlerini karşı taraftan talep edebileceği söylenebilir. Zenginleşen, iyi niyetli olup olmadığına bakılmaksızın, diğer giderlerinin ödenmesini isteyemez. Örneğin zenginleşen yukarıda bahsedilen otomobil örneğinde olduğu gibi aracın motorunu değilde örneğin rengini yada koltuklarını değiştirmiş ise bunlar lüks masraflar kategorisinde değerlendirilir ve iyi niyetli olup olmadığına bakılmaksızın zenginleşen, lüks masrafları kural olarak talep edemez. Ancak, zenginleşen kendisine yaptığı lüks masraflar için bir karşılık önerilmez ise, şayet o şey ile birleştirdiği ve zararsızca ayrılması mümkün bulunan eklemeler söz konusu ise geri vermeden önce ayırıp alabilme hakkına sahiptir Nitekim kural olarak hukuka veya ahlaka aykırı bir sonucun gerçekleşmesi amacıyla verilen şey geri istenemez. Ancak, açılan davada hâkim, bu şeyin devlete mal edilmesine karar verebilir.Sebepsiz Zenginleşmeden Doğan Geri Verme Yükümlülüğü Nedir?
Sebepsiz zenginleşmeden doğan geri verme yükümlülüğü esasen, sebepsiz zenginleşenin; zenginleşmeye konu şeyin geri istendiği esnada elinde bulunan kısmını iade etmesini ifade etmektedir. Bu anlamda iyi niyetli zenginleşen iadenin istendiği tarihte elinde ne bulunuyorsa onu iade etmekle yükümlü tutulmuştur. Fakat zenginleşmeye konu şeyin elinde bulunmaması, zenginleşen kişinin kusurundan kaynaklanıyor ise bu halde zenginleşen iyi niyetli addedilemeyeceğinden dolayı zenginleşmeye konusu şeyin tamamını iade etmekle mükelleftir. Bilhassa alacaklıya zarar verme kastı ile hareket eden kişiler iade tarihinde elinde zenginleşmeye konu şeyden hiçbir şey olmasa dahi mümkünse aynen değil ise nakden sebep oldukları zararı tazmin etmekle yükümlü olacaklardır.Borçlanılmamış Bir Edimin İfa Edilmesi Durumunda Ne Olur?
Borçlanmadığı edimi kendi isteğiyle yerine getiren kimse, bunu ancak, kendisini borçlu sanarak yerine getirdiğini ispat ederse geri isteyebilir. Örneğin bir kimseye borçlu olmadığınız halde ödeme yapmış iseniz kural olarak ödeme yapmanız borçlu olduğunuzu bildiren bir karine niteliğindedir. Bu nedenle borçlu olmadığınız halde ödeme yaptığınızı ispat yükü sizin üzerinizdedir. Aksi taktirde ödeme geçerli addedilecektir. Ancak zaman aşımına uğramış bir borcun ifasından veya ahlaki bir ödevin yerine getirilmiş olmasından kaynaklanan zenginleşmeler geri istenemez. Örneğin anne ve babanızın hastane masraflarını ödemeniz, ahlaki bir ödev niteliğindedir. Yine borcunuza ilişkin olarak 5 yıllık zaman aşımı süresi dolduğu halde 6. yılda borcunuzun zaman aşımına uğradığına fark etmeden alacaklıya ödeme yapmış iseniz bu halde ödediğiniz bedeli talep etmeniz de mümkün olmayacaktır.Sebepsiz Zenginleşmede Zamanaşımı
Sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan talepler hak sahibinin geri isteme hakkını öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl içerisinde ileri sürülmelidir. Bu anlamda hak sahibi, Hukuk Mahkemelerinde süresinde açacağı bir dava ile sebepsiz zenginleşmeden doğan alacak taleplerini, zenginleşene karşı ileri sürebilecektir. Sebepsiz zenginleşmeye ilişkin olarak Borçlar Kanunu ilgili hükümleri uyarınca her halükarda uygulanacak olan 10 yıllık zaman aşımı süresi belirlenmiştir. Bu süre kural olarak zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten itibaren başlamaktadır. Nitekim hak sahibi geri isteme hakkını öğrendiği tarihten itibaren 2 sene içerisinde ve herhalde sebepsiz zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten itibaren 10 sene içerisinde dava hakkını kullanmak zorundadır.HUKUKİ SÖZLÜK Dava talebi: Dava sonucunda hükmedilmesi istenen şeylerdir. Hak düşürücü süre: Mahkemeler tarafından resen dikkate alınır ve aşılması halinde talep resen reddolunur. Vade: Borcun muaccel olacağı, ödenmesi gereken tarihi ifade eder.